Daha ben gençken yazılarımda bir çok defa konu ettiğim Kadıköy Opera Sinemasına film seyretmeye giderdim. Eskiden bir Opera salonu olan bu tesis tavan ve duvar freskleri ile bir sanat şaheseri idi. Fresk. Islak Kireç sıva üstüne, ezildikten sonra su ya da su ve kireç bileşimi bir bağlayıcı ile karıştırılan pigmentlerle yapılan resimdir. Yüzey kurudukça kireç, pigmentin sıvaya … Devamını oku
“Mizahı olmayan bir ülkede yaşamak korkunçtur. ama, her an her şeyin mizahı gerektirdiği bir ülkede yaşamak, çok daha korkunçtur.” Bunu ben söylemiyorum Bertol Brecht söylüyor. Siyasi açıdan ülkenin yaşadığı sıkıntılar herkesin malumu. Ancak bazı çevreler yaşanan kanlı kansız tüm üzücü olaylara rağmen içki ve sigara ile ilgili olarak hız kesmeden çalışmalarına devam ediyorlar. Herkesin … Devamını oku
Bloğun başlığına bakıp da Minkeos gene coşmuş diye düşünenlere söylüyorum. Valla değil. Aslında bu gün Cuma . Bu ara hep yazasım var, bu nedenle bu yazı ne zaman yayınlanır bilmiyorum.Belki Pazartesi belki Salı. Bu ara şuur altımda herhalde kendime bile açıklayamadığım bir kaygı veya korku var ki bu gün yazıya başlarken beni böyle bir başlığa itti. … Devamını oku
Birkaç gündür Wilbur Smith’in 2002 yıiında Altın Kitaplar Yayınevi tarafından basılmış ” Maceracılar” adli romanını okuyorum. Orijinal ismi ” The Dark of The Sun ” olan bu romanının neden ülkemizde Maceracılar adı ile yayınlandığını da bilmiyorum. Bu günkü bloğumda tabiiki amacım 11 yıl evvel yayınlanmış roman veya yazarı ile ilgili bilgi vermek değil.. Burada söylemek … Devamını oku
Ben yazılarımda genellikle insanların davranışlarını öne çıkarıp naçizane görüşlerimi bildiriyorum ve benim gözümle nelerin aksadığını söylüyor ve çözümler öneriyorum ya . Bu iyi niyetli yaklaşımımı lütfen kabul buyurunuz efendim. Bu nacizane ve lütfen kabul buyurunuz efendim.lafı da nereden çıktı diye düşünenler olabilir. Bu rahmetli Zeki Müren’in sahnede çok kullandığı bir deyiştir. Söyleyeceği şarkı için izleyicilere attığı … Devamını oku
Bu sabah banyoda ıslak temizlik havlusu dikkatimi çekti. Üzerinde 90 Ad/Pcs, %30 u bedava yazıyordu. Tabii marka vermeyeceğim ( reklam parası versinler veririm). Belirli bir markayı kullanmıyorum, hangisi ucuzsa onu alıyorum. Çeyizime koymayacağım ya. Ancak hangi firmanın ürünü olursa olsun hepsinde aynı yazı. Şu kadar adet/ Pcs şu kadarı bedava. Bu ürünü kullananların %90 ı ya İngilizce … Devamını oku
Daha babamın zamanından bir Osmanlı Atasözünü bugün sizinle paylaşmak istiyorum. ” Hafızayı beşer nisyan ile maluldur ” Türkçeye tercüme edersek ” İnsan belleği unutma illetlidir” Bu bloğu tabiiki ” Eğlen Sunam Eğlen ” türküsü için yazmıyorum. O Türkünün de sonunda Bu gün ayın onudur Yüküm buğday unudur Evliye gönül verme Eve gider unutur gibi bir … Devamını oku
Bu herkes için uzun sayılabilecek yaşam sürem içinde çok okula gittim, iş hayatım boyunca da çok seminere katıldım sertifika aldım. Bu okula gitme durumunu kendimi değerli göstermek için yazdığımı sanmayın, bizim zamanımızda okuyup büyük adam olmak vardı. Hepimiz büyük adam olmaya çalışırdık. Ben yaklaşık 35 yıllık çalışma hayatımda orta büyüklükteki bir şirkette Genel Müdürlük bile … Devamını oku
Malum fıkradır, Arabistanın önemli ailelerinden birinin oğlu A.B.D ye gezmeye gitmiş. Genellikle varlıklı Suudi aileler çocuklarına iyi eğitim aldırtır ancak fıkra bu ya bu dostumuz atak,yaman birisiymiş okul mokul hakgetire. Bu nedenle yanına bir de kahya vermişler.. New York’ta sokaklarda dolaşırken arkadaşımızın birden tuvalet ihtiyacı doğmuş kısıtlı İngilizcesi ile derdini de anlatamamış, hemen yere çömelmiş … Devamını oku
Beni izleyenler dikkat etmiştir. Ben hep yaşam ve insanı konu alıyorum. Yazılarımdaki fikirlerin doğru olduğunu hiç bir zaman iddia etmiyorum ve bence diyorum. Siyaset ve siyasileri de yazımda yaşam ve insan motifleri içinde araç olarak görüyor ve bu nedenle değerlendiriyorum. Tamamen objektif davranmaya ve bizim gibi orta yaşlıların deyimi ile ” Hem nalına hem mıhına” … Devamını oku
Ben Muazzez Ersoy’un sesini çok beğenirim. Bildiğim kadarı ile Konservatuar mezunu değildir. Ancak sesini çok iyi kullanır ve okuduğu şarkıları sesine uygun olarak seçer. Hakan Taşıyanın meşhur ettiği “Güz Gülleri” şarkısının yanısıra “Gurbet Kuşları” şarkısını da fevkalade söyler. Fakat ben size ülkemizin bugünkü durumuna uygun olarak hiç kimsenin pek bilmediği “Babuba“ şarkısını dinlemenizi öneririm. Meriç nehri … Devamını oku
Bu gün Anneler Günü. Daha sonra biz kırılmayalım diye bir de Babalar Günü de belirlenmiş ama Tırışkadan Teyyare. Çocukların anneleri ile ilişkisi o kadar ilginçtir ki küçükken annesinden dayak yerken veya kulağı çekilirken bile gene anne diye bağırır çocuk. Baba akşamdan akşama eve gelen bir ağır ağbidir. Benzetmek gerekirse anne evin başbakanı baba ise Cumhurbaşkanıdır. … Devamını oku
Bu gün aslında egoistlik üzerine bir blog yazmak istiyordum. Bu fikrim, yaklaşık 10 gündür bir firmanın akşam 7 den sabah 7 e kadar telefon görüşmelerinin bedava olduğunu anlatan reklamını izledikten sonra pekişmişti. Ancak yazımda egoizmi anlatırken başka konulara da atlayacağıma dair bir his var içimde. Hadi bakalım hayırlısı. Reklamda orta yaş üstü bir hanımefendi şimdi çok … Devamını oku
Bu gün protest bir günümdeyim herhalde . Bu bende zaman zaman oluyor. Bazen otobüse yardımsız binememeyi hiç dert etmiyorum bazen otobüsün arkasından eskisi gibi koşamadığıma çok hayıflanıyorum. Bu kelimeyi daha önce duymamış olan genç nesil için bir açıklama yapayım. Kaybedilen bir fırsat için üzülmek, yerinmek demektir. Yerinmek ise acınmak veya pişman olmak demektir. Arapçada böyle tek … Devamını oku
Dilimize yerleşmiş bir deyim vardır. Şaşırtıcı olaylarla karşı karşıya kalınca ” Gülermisin ağlarmısın” deriz. Geçen gün gene internette dolaşırken ABD’li roman yazarı, şair ve senarist.Paul Auster’in bir deyişi önüme çıktı. ” Hayat öyle oyunlar oynuyor ki, nereye tutunsam düşüyorum. tam da palyaçonun dediği gibi; “ağlayamadığımdan gülüyorum”. İnsanın zora düştüğü zaman yaşadığı çaresizliği bu kadar güzel anlatabilmesi bence fevkalade bir olgu. … Devamını oku
Şimdi ayıptır söylemesi zeytinyağlı çalı fasulyesini ocağa koydum geldim. Ben yemek yapmaya rahmetli eşimin yönetim ve kontrolunda başladığım için hep onun önerdiği malzeme kullanım miktarları ve pişirme sürelerini uygularım. Pirinç pilavını örnek vermek gerekirse yemek kitapları pirinç ve su oranını 2/3 vermelerine rağmen ben hep suyu 3,5 bardak koyarım.Bu gün yaptığım çalı fasülyesi için kullandığım … Devamını oku
Türkiye Büyük Millet Meclisinde yaşadığımız bol küfürlü günlerden sonra bugünkü bloğuma Sigmund Freud’ dan bir alıntı ile başlamak istiyorum. Usta bugünkü milletvekillerimizin seviyesini o günden tesbit etmiş ve onlara herhalde kıyak geçmek istemiş. “Tarihteki ilk medeni insan karsisindakini mizrakla öldurmek yerine ona küfür etmeyi tercih edendir.” diyor. Hatırlayacağınız gibi bir milletvekili kendi kabul etmese de … Devamını oku
1955 lerde bu günkü gibi televizyon ve bale, tiyatro gibi kültürel etkinliklerin çok fazla olmadığı toplumumuzda sinema en önemli eğlence kaynağı idi. Bu sinemaların en meşhurları Üsküdar’da Bizim ve Hale ve Sunar , Kadıköy’de ise Opera, Süreyya ve Hale sinemaları idi. Bizim sinemasının en büyük özelliği çok düşük bir fiyatla perdesinin ( perde lafın gelişidir, … Devamını oku
Bu Pazar gününü, benim gibi orta yaş üstü insanlarca acımasızca sömürülen, genç çiftlere ayırmak istiyorum. Bizim çocukluğumuz ve gençliğimizdeki yani 1950- 1965 yıllarındaki Türk filmlerini bilmiyorum hatırlayan kaç kişi kaldı. Çoğunluğunun siyah beyaz çekildiği , oyuncuların kendi sesiyle konuşmadığı bu dönem filmlerinde rol alan özellikle bayanlar aynı kişi tarafından seslendirildiği için ses aynı görüntü ayrı … Devamını oku
Gene Cumartesi geldi. Bilgisayar başı yapma zamanı. Bu ara evlilik yolunda olan çiftlerimize, aklımca , yardım amacı ile bir kaç blog yazdım. Neden bu konuyu işliyorum da hayatları cehenneme dönen çiftlere boşanmak için kurtuluş reçeteleri veren bir blog yazmıyorum diye düşünüyordum. Bunun cevabı aslında soruda saklı. Bakın tüm görsel medyayı araştırın istemediğiniz kadar evlenme programı … Devamını oku