İnsanların hayata ve olaylara bakışını gösteren çok somut bir tespit vardır.
Yarısına kadar su dolu bir bardak hakkında yapılan yorumlar.
Kimileri bardağın yarısının boş olduğunu söyler kimileri ise yarısının dolu.
Bu noktadan yola çıkarak değerlendirmeyi yapan insanın da ruh halini belirleyebilmek mümkün.
İnsanın ruh hallerini ele alırsak
İyimser kötümser, ılımlı saldırgan ve üzgün keyifli bunların en önde gideni.
Verilen örnekte konu en iyi iyimserlik ve kötümserlik ekseninde değerlendirilebilir.
Etrafınıza bir bakın
Bu iki ruh haline sahip insanlar o kadar çok ki.
Özellikle kötümser olanlar.
Hayatlarında bir oh diyemeyen , geçim sıkıntısı çeken insanların son zamanlarda sosyal hayatlarına da müdahale edilince kötümserliğin alıp başını gitmesi kaçınılmaz oldu.
Bu durumdan çıkılması gerekir.
Bunu da gerçekleştirecek olanlar bizleriz.
Aslında ilk hamleyi seçimlerde oylarımızla yapmıştık.
Sonra siyasetçilere emanet ettk.
Durumu görüyorsunuz.
Ancak vazgeçilmemeli ve devam edilmeli.
Son laf Goethe ‘ den gelsin.
” Çiçeğin dikeni var diye üzüleceğimize, dikenin çiçeği var diye sevinelim.” diyor Usta
Haydi çiçeği olan diken de olsa arkasına takılalım.
Üzgünlükten keyfe geçmek ancak böyle mümkün olabilir.
Artık gün o gündür.