Haşlama Mısır

2 numara Nurtaç Birtek , 5 numara Nimet.

İlkokulda en küçük numaradan başlayarak sınıf arkadaşlarım

Sonra diğerleri gelirdi.

Ersin , Savaş , Benimsel , Erdal ve diğerleri.

İki arkadaşım bende iz bırakmıştır.

Birincisi Mustafa Kemal Ağrı

İsmin muhteşemliğine bakarmısınız

İkincisi Gülşen

Benden bir kafa uzundu

Okulda teneffüslerde birlikte talebeye simit satardık.

Bir küçük oda demir pencere

Oradan simidi verir parayı alırdık.

Çalışmamızın karşılığında gün sonunda bedava bir simit alırdık.

Ben simidimi Gülşen’e verirdim.

Herhalde hafif bir aganigi durumu.

O da kardeşine götürürdü.

Ben ilkokulda sınıfın en uzun ilk beşinin içinde değildim

İlk beşin üçü kızdı

Diğer ikisi ise zaten bizden büyüktü .

Aslan son sınıfta sakal traşı olup okula gelirdi.

Rıdvan Ağbi ise ondan da büyüktü.

Okuldan sonra dolma lastikli 3 tekerlekli arabası ile iskelenin önünde fıstık satardı.

Mevsiminde ise haşlama mısır .

” Süt mısır burada ” diye bir taraflarını yırtan diğer satıcıların aksine hiç bağırmazdı ancak herkes mısırı ondan alırdı.

O günlerin özelliği satıcının da alıcının da mahallerimizden olmasıydı.

Mesela midye dolma yollarda satılmazdı.

Çünkü herkes dolma içini zaten evinde yapardı.

Midye sevenler midye dolma yapar ancak zeytinyağlı patlıcan  , biber dolmaları ile yaprak sarma da her evde yapılırdı.

Şimdi bunlar mazi oldu.

Yollar midye dolma satanlardan geçilmiyor.

Hiçbiri de İstanbullu değil.

Hakiki İstanbullu sayısı İstanbul’ a olan göçten dolayı göreceli olarak her gün azalıyor.

Kendi şehrimizde kiracı olduk.

Asıl Üzüntüm bu

 

 

 

Yorum yapın