Ben ve benim neslim kamudan çok korkar. Askerlik Şubesine veya karakola tırsarak gider mahkemelerde şahit bile olmak .istemez
Kamu da insanlara bu korkuyu hissettirmek için elinden geleni yapar. Geçenlerde okumuşunuzdur. Adamın biri kız kaçırmış . Kız reşit olmadığı için hapise atmışlar. Sonra kızın ailesi şikayetini geri almış. Evlenmişler. çocukları olmuş. Ancak kamu davası devam etmiş. Adamı içeri atmışlar.Gene 3-4 gün önce bir haber çıktı. Adamın birinin karısı eşinle ilişkisi olduğunu düşündüğü, bir adliye çalışanı ile iş yerinde kavga etmiş. İtiş kakış arasında masanın üstündeki sürahi bardak kırılmış. Olay kamusal alanda gerçekleştiği için kadına kamu malına zarar vermekten dava açılmış. 1-2 sene isteniyormuş.
Ben çocukluğumda Üsküdarda otururken mahallemizde oturan bir bekçi vardı bir de onun oğlu Cenan. Biz babasının tabancasından copundan korktuğumuz içinmidir nedir bu Cenandan da biraz tırsardık. O da onu anladığı için bütün çocukları haraca kesmişti . Misketlerimizi alır hepimize tekme tokat girerdi karşılık vereni de babasına söylemekle tehdit ederdi. Hepimizi bu korku ile yıldırmıştı.
Sonra bir kaç sene geçti. Herkes biraz büyüdü ve gelişti. Ama en çok ben gelişmiştim. Bir gün gene beraberken Cenan üstüme saldırdı. Korkum devam etmesine rağmen can havliyle bir tokat attım. Cenan yere çöktü ağlamaya başladı . Bu mahallede yediği ilk tokattı. Babam falan derken bir tokat daha attım. Hiç sesini çıkarmıyor sadece yere yatmış ağlıyordu. İşte o zaman çok önemli bir şey oldu . O güne kadar her türlü baskıyı gören sadece erkek değil kız arkadaşlarımız da tekme tokat girdiler.
Ertesi gün bütün çocuklar bir araya geldik. Hepimiz Cenanın babasının copu ile gelip bize zarar vereceğini düşünüyorduk ancak Cenan bir kaç gün hiç ortada gözükmedi.
Daha sonra babasının başka bir karakolda görev yapmak için mahalleden taşınacağını öğrendik.
Bu gün bazen yaşadıklarıma bakarım da o günkü çocukluk olayları hemen hemen aynı mantıkla günümüzde de aynen geçerlidir.
Günümüzde de eskiden olduğu gibi Cenanlar ve arkasında onu kollayanlar vardır. Arkasında olanların illede aileden olması gerekmez. Yeterki Cenanlar onların dediğini yapsınlar. Arkada duranların arkasında da başkaları. En arkadakiler hedefleri gösterip arkadakileri salarlar. Arkadakiler Cenanları idare ederler. Ama bazen Cenanlar kendi başlarına buyruk işler de yaparlar. Bu kendilerine biz, karşı görüş sahiplerine siz diyen her iki taraf için de geçerlidir.
Bir zamanlar benzin kuyruklarında sabahlayan İMF kontrolünde yaşayan bizler birden oluşan bu günkü zenginliğe bir yandan şaşırır bir yandan giderek varlık sahibi olan bazı kesimleri hayranlıkla izleriz !
Son zamanlarda ülkemizde arkada duranlar tarafından verilen görevleri yapmak için elinden geleni yapan Cenanlarımız kendilerine sunulan nimetlerin karşılığında canım vatanıma ne gibi ve kimler için sıkıntılar yarattıklarını düşünüyorlar mı acaba ?
Umarım bir gün onlara Cenan muamelesi yapılmaz.
Kim bilir
Siz ne dersiniz?