Yatti Yapmak

Herkes 24 saatini nasıl geçiriyor bilemem.

Ancak kendiminkini nasıl geçirdiğimi biliyorum.

Tam bir kaos.

Hani eski Amerikan Kovboy filmleri vardır.

Kızılderililer saldırınca Beyazlar at arabalarını bir araya getirir ve aralarından etrafında dönen kızılderililere ateş eder.

Kızılderililerin atlarının arasından ateş ettiği , Beyazların ise arabaları ile onların etrafında döndüğü hiç bir film göremezsiniz.

Normal insanlar her gün sabah kalkınca kahvaltı yapar, öğlen ve akşam yemek yer, gece olunca da yatti yapar.

İşte o bende öyle olmuyor.

Ben fazla sokağa çıkamadığım için günlük yaşamım çoğunlukla evde geçer.

Neredeyse elli senedir ameliyatından kaçtığım bel disklerim nedeni ile gün içinde yatıp , benim tabirimle, belimi dinlendirdiğim saatler de vardır.

Koyun bunun üstüne , yaşım gereği , en fazla 4-5 saat parçalı uykuyu.

Sizin anlayacağınız benim hayatım kısa süreli yat kalk ve bir ara karnını doyur.

Sabah 4 de kahvaltıya başlayabilir veya 11 de uyanabilirim.

Ancak bu erken kahvaltılarda büyük bir sorun yaşıyorum.

Bir kanalda sabah saat 6 da Lezzet Durakları programının tekrarı yayınlanıyor.

Ülkenin 1/5 i açlık sınırında, neredeyse yarısı , maddi sıkıntı nedeni ile   sabahları çorba içiyor.

Sen ekranda etleri kebapları izliyorsun.

Bir de yalanlar

Kocaman bir tabak nar gibi et , sunucu soruyor.

” Porsiyonlarınız da biraz büyük galiba? ”

Cevap

” Hayır efendim bu normal porsiyonumuz .”

Gidin o dükkana programdakinin yarısı kadar et gelir , arkasından da kocaman bir kazık.

Bir de sunucunun aşırı iştahı.

Bütün masa değişik et yemekleri ve kebaplarla bezenmiş.

Sunucu dağılmış durumda , adeta ağzı sulanıyor.

Adam masadaki tüm yemekleri silip süpürüyor o arada kameraya bakıyor.

Benim gibi etli butlu bir izleyen bulursa sanki onu da yiyecek gibi.

Yarım ağızla kameraman ve program çalışanlarının da çekim sonrası kalan yemeklerden yiyeceklerini söylüyor.

İnanmayın.

Bence onlara sadece pide ve ayran kalmıştır.

Yayıncılara açık mektubumdur.

Parası olanlar zaten o yemekleri yiyor.

Dar gelirli kesim ise zaten imkansızlık nedeni ile yiyemiyor.

Kaldırın şu programı kardeşim.

Ancak kaldırmazlar.

Çünkü kaldırırlarsa sıra Evlendirme programlarına gelir.

Hani evin var mı, araban var mı diye soruların yöneltildiği programlar.

Daha sonra herkesi ekrana bağlayan onlarca futbol maçı.

Zaman zaman düşünürüm.

Acaba birileri  bu programların yayınlanmasına destek mi oluyorlar diye.

Çok bilinen bir dükkan deyişimiz vardır.

” Size ceket uyduramadık , pantolon verelim. ”

Durum aynen bu

Geçiminizi sağlayamıyoruz , bari biraz eğlendirelim.

Yorum yapın