Büyükelçi , Cezaevi Müdürü ,Jean Paul Sartre

 

Bu  gün Pazar . İnsana üzüntü  veren kafa karıştıran olaylar ile uğraşmak yok.

Hatayda sel . Ölü ve yaralılar var.

Suriyedeki iç savaş sınırımıza kadar dayandı.

Kürdistan ,  İranda, Irakta , Suriyede şahlandı.

Bu konularla ilgili bilgileri yandaş veya gayrı yandaş medyada bulmanız mümkün.

Bunları boşverip biz magazine bakalım.sartre 2

Gaziosmanpaşa 1’inci Aile Mahkemesi’ne gizlice başvuru yaparak  eşinle sürdürdüğü  11 yıllık evliliğini bitiren bir ünlü kızımız, 2 çocuğu ve eski eşinin önceki evliliğinden olan oğlu ile Fethiye’ye tatile gitti

Hâlâ aynı evde yaşadıklarını söyleyen hanım kızımız “Henüz evleri ayırmadık, aramızda kavga gürültü yok. ” demiş.

“Evden ben ayrılacağım. Çocukların düzenini bozmayacağız. Maddi olarak bir talebim olmadı. Zaten eşim  çocuklara bakacak.” diye de ilave etmiş.

Göbeğindeki ‘x’ harfi dövmesini birkaç yıl önce sildirdiğini ama sırtındaki eşinin ismini sildirmeyeceğini dile getiren kızımız, “Eşimin  ismi sırtımda kalacak. onun  kolunda da benim gözlerim var. Boynunda ise ismim  yazıyor” demiş.

Sevginin böylesi neden ayrılık doğurur bilmem.

insanın içinden b.. mu var boşanacak demek geliyor.

 

Bir magazin haberi de, eğer haberi maganizsel kabul ederseniz,  A.B.D Ankara Büyükelçisi Francis Ricciardone ile ilgili.

Kendisi Ağrı dağında zirveyi gördü

Geçen pazar günü deniz seviyesinden 3 bin 200 metre yükseklikteki ana kampta çadırda geceledi. Salı günü ise 4 bin 200 metre yüksekliğe çıkarak ara kampta kaldı. Önceki gün sabahın ilk ışıklarıyla ‘şapka buzulları’ndan tırmanışa geçen Büyükelçi, öğle saatlerinde de Ağrı Dağı’nın deniz seviyesinden 5 bin 137 metre yüksekliğine tırmanmayı başardı.

Dün sabah saatlerinde ana kamptan ayrılan grup, bir süre yürüdükten sonra minibüsle Doğubayazıt’a indi. Yaptığı açıklamada “Hamdolsun şimdi buralar daha sakin, güvenli olduğu için geldik. İnşallah daha da sakin bir hal alacaktır ve buraya barış gelecektir” dedi.

Sayın Büyükelçinin bu seyahatinin keyifli geçtiğine inanmak isterim. Ancak 62 yaşında bir insanın bu seyahati ancak ülkesinin kendisine verdiği bir görevi yerine getirmek için yaptığını düşünmek her halde daha mantıklıdır.

O yaşta bir insan ülkesi için 5.137 meterye tırmanırken ülkemizin önemli insanlarının bazıları da menfaat merdivenine tırmanmakta idi.

İstanbul’da suç örgütüne yardım etmek ve rüşvet alıp, vermek suçundan gözaltına alınan  4 cezaevi müdürü, 8 infaz memuru, 2 doktor, bir zabıt katibinin de aralarında bulunduğu 30 kişi, dün Çağlayan’da İstanbul Adalet Sarayı’na çıkarıldı.

Bu arada kamera kayıtlarında, Beşiktaş’ta bir çete liderine ait ait bir gece kulübünde önemli bir  Cezaevinin  İkinci Müdürünün ağırlandığı görüldü.

Polisin tespitlerine göre çete lideri zaman zaman  akşamları cezaevinden çıkarıldığı günlerde ( nasıl çıkabiliyorsa) sık sık  aynı kulübe gitti. Çete liderinin  rahatsız olduğu sürede cezaevi değişikliğinin yapılabilmesi için rüşvet vermesi de, cezaevi müdürleri arasındaki telefon görüşmelerine yansıdı.

Amerikalı misafirimize karışmam ama ülkemin insanlarını pek sıkmamak lazım.

”  İnsan özgürlüğe mahkumdur ”  diyor  Jean Paul Sartre.

Sadece özgürlük yetmez !

Değerli insanlarımızın bir şekilde , Cezaevi İkinci Müdürü gibi gelirini arttırıp kesinlikle kredi kartlarına da yüklenmemesi lazım.

Sayın başbakan kızıyor.

 

Yorum yapın