Ben artık hiç bir şeye şaşırmıyorum.
Bu gün Silivride veya Silivri Yolunda neler olacak bilmiyorum ancak ülkem için çok korkuyorum.
Silivrideki mahkemeye otobüslerle gitmek ve orada toplanmak da yasakmış.
Mahkeme bu kararı bağımsız yargının üzerinde oluşturulabilecek baskı nedeni ile almış.
Benim bu konudaki korkumun nedeni şu.
İktidardaki değerli yöneticiler kendilerine tepki verecek olan kütlenin silahlı olmadığını ve gelecek kalabalığın bir şekilde rahatça önlenebileceğini biliyor.
Ancak gelenlerin de bir sıkıntı yaratacağı da kesin.
Karadeniz deyişi ile
” Horona kalkan götü sallayacak “
Barış Süreci ile ilgili olarak yapılan baskılara sesini çıkarmayacaksın
Suriye sınırında yaşanan olaylara ve ölümlere karşılık sadece, ne olduğunu pek anlamadığım, misliyle karşılık vermekten başka bir şey yapmayacaksın.
Buna karşın Taksim Gezisini ülkenin en önemli meselesi haline getirip oraya yandaşlarının dışında kimsenin girmesine, uyduruk nedenlerle, izin vermeyeceksin.
Seküler ve laik kesimleri karşına almak bahasına bu gruplara ters gelen icraatları sürdürmeye bıkmadan devam edeceksin.
Bence günümüzdeki ülke iktidarı bu kesimi bundan sonra yapacağı uygulamaların önündeki tek engel görüyor ve her ne bahasına olursa olsun onları sindirmek hatta köklerini kazımak için elinden gelen her şeyi yapıyor.
Bu nedenle ben bu gün Silivriye yürüyen kütlenin içine , kimin tarafından kaynak yapılacağını bilmediğim bazı provakatörlerin girme ihtimalinin de çok yüksek olabileceğini düşünüyorum.
Eğer böyle bir olay olursa bunun iktidarın ekmeğine yağ süreceğini düşünüyorum.
Kimin söylediğini bilmediğim bir deyişi hatırlatmak istiyorum.
” Kaldırımda dolaşan karıncalar gibiyiz her an ezilme tehlikesi yaşıyoruz”
Umarım görevliler gelenleri karınca olarak değerlendirmezler.
Ben bu yaşananları toplumun bir şekilde idrak etmelerini bekliyordum. Ancak bu konuda da dün dün yaşanan Taksim Gezisinin kapanmasıi çok kişinin göz altına alınması benim karamsarlığımı daha da arttırdı. Bir yazarın kelimeleri ile bu kişilerin kafa yapısını anlatmak gerekirse
” Arabadaydık, tabiatın güzelligine bak dedim.. ağaçlardan hicbir şey göremiyorum dedi…”
Artık ülkede dünü ve bu günü konuşmak çok zor. Bu nedenle artık geleceğin önemli olduğunu Charles Franklin Kettering’ in sözleri ile ifade edip bloğumuzu bitirelim.
” Benim bütün ilgim ve plânlarım geleceğe yöneliktir. çünkü hayatımın geri kalan kısmını orada geçireceğim.”