IŞİD e karşı yapılacak kara harekatı içinde yer almamız için yapılan baskılar giderek artıyor.
Topun tam da ağzındayız.
Bu güne kadar uyguladığımız Dış Politika şimdi geldi bizi vurdu.
Bütün belalar sınırımızda.
Birlikte hareket edeceğimiz tüm ülkelerle problemimiz var.
Bu yetmiyormuş gibi Güneydoğumuz kaynıyor.
Kontrol elden gitti.
Bizden kara harekatına katılım bekleniyor.
Ancak ülke insanı iktidar tarafından bizler ve bizden olmayanlar diye karpuz gibi ikiye ayrıldı.
Karşı olanlara Tomalarla biber gazı ile hücum edildi.
Haksız yere hapiste tutulanların ve işsiz bırakılanların sürüsüne bereket.
Şimdi askeri harekatta görev yapacak Mehmetçiklerimizin yarısına yakını bu insanlarımızın ya kendileri ya da çocukları.
Bundan 45 sene evvel askerlik yapan ben ve benim yaşımda olanlar çok iyi hatırlarlar.
Eğitimde ” Mehmet ” derdik.
” Hedefim karşıki top ağaç , beni ateşinle koru. ”
Bu güveni askere nasıl vereceksiniz ?
Kendi yaptıklarının tümünü doğru kabul edip karşı görüşleri dirlik ve düzenimize saldırı olarak görenlere bir uyarı
” İnsanlar, başkalarının kusurlarını görmek hususunda kartallara,kendi kusurlarını görmek hususunda köstebeklere benzerler.” diyor Francois de Salas .